Borçka Masaj Salonu Masöz Büşra

Borçka Masaj Salonu

Bir an sessizliğe gömüldüler. Maria gitme vakitı, diye düşündü, belki Ralf Hart da içinden aynısını geçirmişti. Fakat masada iki dolu bardak vardı ve bu birlikte kalmak için bir bahaneydi. “Çiftçilik kitabıyla ne yapıyorsun?” “Ne demek istiyorsun?” “Rue de Berne’e gittim daha önce. Seni orada, çok pahalı bir gece kulübünde görmüş olduğumü hatırlıyorum. Fakat resmini çizerken hatırlayamadım bunu; ışığın fazlasıyla kuvvetliydü çünkü.” Maria, zeminin ayaklarının altından kaydığını hissetti. Aslabir niçin olmamasına rağmen, ilk kere mesleğinden utanıyordu. Ailesinin ve kendisinin gereksinimlarını karşılamak için çalışıyordu. Rue de Berne’e gittiği için asıl o utanmalıydı; bir saniye içinde, doğabilecek olan büyü yitip gitmişti. Borçka Masaj Salonu

Borçka Masaj Salonu

 

“dinleyin Mösyö Hart. Brezilyalı olabilirim, fakat dokuz aydır İsviçre’de yaşıyorum. Öğrendiğimkadarıyla İsviçreliler mesafeli insanlardır, çünkü, azca önce gördüğümüz şeklinde her insanın ya da derhal herkesin birbirini tanıdığı küçücük bir ülkede yaşarlar. İşte bu nedenle kimse hiç kimseye hayatı hakkında sual sormaz. Borçka Masaj Salonu Gayet yersiz ve kaba bir yorumda bulundunuz – fakat amacınız beni aşağılayıp kendinizi daha rahat hissetmekse, boşuna süre harcadınız. Şu çok kötü rakı için teşekkürler, tek damlasını bırakmamacasma içeceğim onu. Peşinden bir de sigara yakacağım. En sonunda da kalkıp gideceğim. Fakat siz hemen gidebilirsiniz, çünkü ünlü bir ressamın bir fahişenin masasına oturması doğru olmaz.

 

Biliyor musunuz, ben buyum işte! Bir fahişe. Zerre kadar suçluluk duymayan, saç tellerinin ucundan ayak parmaklarına dek – bir fahişe. Benim erdemim de bu: Ne kendimi aldatıyorumne de sizi. Çünkü değmez, siz gerçek dışıı hak etmiyorsunuz. Bir bir düşünün hele, kafenin öbür ucundaki şu ünlü kimyager kim olduğumu Borçka Masaj Salonu anlasa neler olur?” Sesini yükseltti. “Bir fahişe! Ve biliyor musunuz? Şu nalet ülkeyi tam doksan gün sonrasında, cebimde bir dolu parayla, geldiğim zamankinden daha kültürlü, şarabın iyisinden anlayan, valizleri karda çekilmiş fotoğraflarla dolu, insanoğlunun • yapısını daha iyi bilen biri olarak terk edeceğimi düşünmek, içimi rahatlatıyor!” Bardaki kız, korku içinde dinliyordu.